-Gelinlerini alıp
 gittiler
                              belki de çarçabuk
 gömdüler
                              ölülerini-
                   ŞEB-İ ARUS
     İki şehir...İki mekan...İki-binlerce yüz.Zaman
 bir,aktör üç.Biri figüran,kalan ikisi de bir.
           Fonda hep kalabalık...
      Bir yerde eller öbür ele çarpıyor,diğerinde hızla
 dize ,bağıra ya da başa.İlk mekanın insanları
 yakalamış ritmini.sağ ya da sol.Ne farkeder?Belki esas
 ritm duygularla eylemdedir.Zaten ağıtla oyun olmaz
 ki...
           Fonda hep kalabalık...
       İnsan yüzleri gerilmiş alabildiğine.İlk mekan
 birini ağırlıyor ve gülümsüyor haliyle.Diğeri
 uğurluyor birini.İkinci aktör öncelikli yaşamakta
 olayı.Diğeri yalanı yaşıyor.Sahteyi ya da...
 Yanlışı...Belki de görebiliyor diğer yüzünü.Mekan
 farklı,zaman bir...acaba diyor,ağırlanacak mı
 uğurlandığı yerde?
           Fonda bir sürü-aptal-
           Önde bir-yine de iman etmez misiniz-
           Zaman-bir-figüran
           Yanda...
    Birileri bıraktı birilerini,birileri aldı.
    Birileri unuttu ve güldü,
    Birileri tekrar acılarına döndü.
    Ve unutuldu biri...
    Beyaz giymişti hem
    En öndeydi üstelik...
     Bir gece ,iki yerde,iki ayrı bölüm oynandı
 tekrarlanan bir oyundan.Aktör birdi,bölüm ayrı,adı bir.
             ŞEB-İ ARUS
             Hangisi...?
                                   Fatma Elif Vesair
                                   Kasım/98


11. SAYIYA DÖNÜŞ

ANA SAYFA